Zeugma’nın Kronolojik Tarihi
Yrd. Doç. Dr. Rifat ERGEÇ (1)
Ayıntap Dergisi Sayı: 4′ de yayınlanmıştır.
Gaziantep’in Nizip ilçesi sınırları içinde yer alan Belkıs köyü yanındaki Zeugma antik kenti, çok uzun yıllardan beri bilinip tanınmasına, Gaziantep Müzesi’nin 1992 yılından itibaren yaptığı sistemli kazı, araştırma ve çalışmalarını duyurma gayretlerine rağmen ne yurt içinden ne de Gaziantep ve yakın çevresinden kimselerin ilgisini çekmemişti. Ne zaman ki, Birecik Barajı inşaatı tamamlandı ve su tutma safhasına geldi, işte o zaman kendisine Türkiye’yi tenkit etmek için bahane arayan yabancı dostlarımız (!), özellikle de medya kuruluşları, Zeugma’yı bu amaçlarına alet ederek kullanmaya başladılar. İnsanımızın aklı da bundan sonra başına geldi. Tarih, arkeoloji, turizm olguları üzerine projeler, hibeler, kültürel yardımlar, şirketler, ortaklıklar, sponsorluk teklifleri ile dernekler, vakıflar ortaya çıktı, ekonomik anlamda tünelin ucundaki ışık gibi, kurtuluş için adetâ can havliyle Zeugma’ya bir yapışıldı ki bilmeyen miras kavgası zannedecek.
İşte şimdilerde Zeugma ile bu kadar çok kişi ve kuruluşun ilgilenmeye başladığınden beridir, bunlar doğru dürüst bilgi edinmeye fırsat dahî bulamadan kendilerini bu akışın içinde buldular. Tabii ki bu ilgi ve sahiplenme sevindiricidir ama, keşke birileri dürtmeden doğal süreci içinde gelişseydi de, sonuçları bakımından ve en azından yeni projelere başlanırken zemin etüdü anlamında daha sağlam, daha sağlıklı ve daha yerli temellere otursaydı.
Bu gün gelinen durum itibarıyla, Zeugma ile ilgilenecek kişi ve kuruluşlara temelde yardımcı olmak, sempati duyanların merakını gidermek için “Zeugma Kronolojisi ” yeniden gözden geçirilmiş ve tarih içinde Zeugma ile ilgili elde edilebilmiş bilgiler, Belkıs köyünün kuruluşuna kadar bir demet halinde sunulmuştur. Zeugma’nın kronolojik tarihçesi, önceden bilinen ve yeni bilgiler ışığında elde edilen sonuçların bir araya getirilmesiyle oluşmuştur. Roma, İran, Bizans ve İslâm tarihleri ile ilgili bilgilerin yanı sıra, IV. (Scytica) Lejyonun Zeugma ve civarına yerleşmesi, yapılaşmalar, buluntular ve kilise kayıtlarına bakılarak değerlendirme yapılmıştır (2). Bu şekilde elde edilen ve önemli olayları belirten kronoloji aşağıdadır. Zeugma’da yapılan bilimsel kazı ve araştırmaların kronolojisi ise ayrıca ele alınmıştır (3).
M.Ö. Ele geçen çakmak taşı aletler, Fırat Vadisi’nde insanların buzul çağlarından itibaren yaşadığını, başka bir deyişle günümüzden en az 700-600 bin yıl önce Fırat kıyılarında yerleşilmiş olduğunu ortaya koymaktadır. İki kıyıda oturan insanların birbirleri ile olan ilişkileri, avlanma ve ticaret anlamındaki değiş-tokuş olgusu, özellikle Tunç Çağlarında (M.Ö. 3000-1200) Mezopotamya ile Anadolu arasındaki çok yoğun ticaret sonucu gelişmiş kervan yolları ağı gibi ulaşım ve iletişim olguları dolayısıyla Samsat gibi Zeugma geçitlerinin de keşfedilerek kullanılmamış olması mümkün değildir. Bu geçitlerin her iki kıyısında da, en azından yolcuların ihtiyaçlarını karşılayacak dinlenme ve alışveriş için yerleşim birimleri ile bunları koruyacak, hatta en yakın devlet teşkilâtının güvenlik görevlilerinin gümrük ve vergi işlemleri için bulunmuş olması ihtimali gözden uzak tutulmamalıdır.
E
300-299 Suriye’de hüküm süren Seleukos Devletinin kurucusu ve Büyük İskender’in generallerinden birisi olan I. Seleukos Nikator, Fırat Nehri’nin buradaki geçidini korumak ve kontrol altında tutmak amacıyla batı sahildeki Geçit Yeri olarak tanımlanan yerleşim yerini yeniden imar ettirmiş ve buraya kralın adı verilerek Fırat Seleukeia’sı (sonra Zeugma) olarak anılmıştır. I. Seleukos Nikator, karşı kıyıya da Pers (İran) asıllı karısı Apama’nın adını verdiği Apameia adıyla anılan yeni bir şehir kurdurmuştur.
221 / 220 Seleukos kralı III. Antiokhos (Büyük), Pontus kralı II. Mithradates’in kızı Laodike ile Zeugma’daki Kral Kalesinde evlenmiştir.
69 Suriye’yi istila eden Ermenistan kralı I. Tigranes, geri çekilirken Seleukos Kralı VIII. Antiokhos Gryphos’un karısı kraliçe V. Kleopatra Selene’yi Zeugma’da idam ettirmiştir (V Kleopatra Selene, önce Mısır, sonra da Suriye/Seleukos kraliçesi olmuş, yine bir kraliçe olan annesi III. Kleopatra’nın emriyle, önce Mısır kralı olan erkek kardeşi IX. Ptolemaios Lathyros ile sonra da Seleukos kralları VIII. Antiokhos Gryphos- IX. Antiokhos Kyzikenos ve X. Antiokhos Eusebes ile evlenmişti ).
65 / 64 Amisos’da (Samsun) yapılan hükümdarlar toplantısında, Kommagene Kralı I. Antiokhos’a 1. Triumvirlik (üçlü yönetim) ortaklarından “Doğudan Sorumlu” Roma Konsülü Pompeius tarafından Fırat Seleukeia’sı (Zeugma) adıyla anılan şehir verildi ve I. Antiokhos muhtemelen bundan hemen sonra, Zeugma şehir akropolüne kendisini kuvvet ilahı Herakles ile tokalaşırken gösteren bir dexiosis reliefi (kabartmalı taş) dikti. Propaganda amacıyla dikilen bu taş üzerindeki tasvir ile halkına, Herakles ile aynı güçte ve mevkiide olduğu mesajını veriyordu. Ülkesinin birçok yerine kendisini diğer tanrılarla da tokalaşırken gösteren buna benzer kabartmalı taşlar diktirmiştir.
54 Kommagene kralı I. Antiokhos, Roma Senatosu’ndan Zeugma bölgesinde bulunan, fakat yazılı belgelerde adı geçmeyen bir şehirin kendisine verilmesini talep etti ise de, M. Tullius Cicero senatodan bu konuda olumlu bir karar çıkmasına mani olduğu için isteğini elde edemedi.
54 Roma imparatorluğunun doğusunda, İran’daki Part krallığına sefer açan 1. Triumvirlik (üçlü yönetim) ortaklarından Roma Konsülü Crassus, büyük bir ordu ile geldiği Zeugma’daki Fırat Geçidi’nden ilk defa geçerek İran seferine çıktı.
53 Crassus, İran’daki Part krallığına karşı başlattığı ve hedefinin Dicle Seleukeia’sı olduğu yeni bir sefer için Zeugma Geçitlerinden Fırat’ı ikinci defa geçti, fakat Karrhai (Harran) meydan savaşında öldürülünce ordusundan kurtulabilenler Zeugma’ya kadar geri çekilerek buraya sığındılar. Partlar, Roma ordusunun güç ve şeref sembolü sancaklarını gaspederek başkentlerine götürdüler.
51 Part kralı Pakoros ve Osakes emrindeki İran ordusu, Zeugma’daki geçitlerden Fırat Nehrini aşarak batıya doğru istilaya başladılar, Suriye ve Kilikya (Çukurova) eyaletlerini zapt ettiler, yaklaşık 15 yıl kadar Suriye Bölgesine hakim oldular.
38 Fırat’ı geçmek üzere Zeugma geçidine yaklaşan Pakoros emrindeki Part birlikleri Romalı Komutan Ventidius’un bir savaş hilesiyle güneye doğru yönlendirildiler ve böylece bir tehlike önlendi.
38 Kommagene Kralı I. Antiokhos, bugünkü Reyhanlı yakınlarındaki Gindaros’da yapılan ve Part kralı Pakoros’un da öldüğü meydan muharebesinden sonra kaçan Part askerlerini Zeugma’ya kabul etti. Böylece Roma konsülü ve 2. Triumvirliğin ortağı, imparatorluğun doğusundan sorumlu olan M. Antonius ve yardımcısı Romalı komutan, Legat P. Ventidius’a Kommagene krallığına savaş açmak için bir bahane vermiş oldu. Roma ordusu onu başkenti Samosata’da (Samsat) kuşattı. Fakat kendini başarılı bir şekilde savunan I. Antiokhos, diplomatik yolları da kullanarak oldukça uygun barış şartları ile kuşatmanın kaldırılmasını sağladı. Bu olay M. Antonius’un savaş hedeflerini gerçekleştirmesine sekte vurmuştur, çünkü o, Part seferi için I. Antiokhos’dan yüksek bir savaş tazminatı almayı düşünüyordu.
36 Mayıs M. Antonius, açacağı Part seferi için yaklaşık 100 bin kişilik büyük bir orduyu Zeugma’da topladı ve savaş hazırlığına başladı. Muhtemel bir barış için, Partlar’dan ön şart olarak da Roma Ordusundan gaspedilen Sancakların geri verilmesini ileri sürdü. Ancak, harekete geçtiğinde Fırat Geçitlerinin Partlar tarafından tutulmuş olduğunu görerek, ordusunu kuzeye Ermenistan üzerine yöneltti.
31 Zeugma, M.Ö. 65 / 64 yıllarında hakimiyetine girdiği Kommagene krallığından 33 yıl sonra kesin olarak ayrıldı ve bu süre içinde sahip olduğu, Kommagene Devletinde en önemli ikinci şehir olma konumunu kaybederek Roma imparatorluğunun Suriye eyaletine dahil edildi.
M.S..
18 Roma ordusunun X. Fretensis lejyonunun ordugahının yeri, günümüzde Kilis yakınlarındaki Kyrrhos’dan kaldırılıp, Part krallığına doğrudan sınır olan Fırat Nehri kıyısındaki Zeugma yakınlarına yerleştirildi.
35 Romalı komutan (daha sonra çok kısa süreli imparator) Vitellius, III Tridates’in Part krallığı tahtına tekrar dönüşünün yollarını aramak için Zeugma’da teşebbüslerde bulundu.
49 Partia’daki (İran) taht kavgalarına son vermek için gelen elçilerin isteği üzerine, Roma imparatoru Claudius’un emriyle, Suriye Valisi C. Cassius Longinus, Roma’da rehin olarak tutulan Part prensi Meherdates’in İran’a dönüşünü temin etmek ve güvenliğini sağlamak, gerekirse askeri destek vermek için Zeugma’ da kamp kurdu.
64 Zeugma’da halen mevcut birçok mezar taşının tarihi şimdilik belirlenememiştir. Bulunmuş olan mezar taşlarından tarihi belirlenmiş en eskisi M.S. 64 yılına aittir.
66 Zeugma’daki Lejyon karargahında daha önce Kyrrhos’ta bulunan X. Fretensis lejyonu ile IV. (IIII) Scythica lejyonu yer değiştirdi. Bundan böyle IV. Scythica lejyonu, Zeugma’nın 15 km yukarısındaki Arulis’de (Ehneş-Gümüşgün köyü) bulunan taş ocağını işletmeye ve Zeugma’daki askerî, resmî ve bazan da sivil yapıların malzemeleri bu taş ocağından sağlanmaya başlandı.
70 Kudüs’ün fethinden sonra Roma imparatoru Titus, Zeugma’da Part’lı bir elçi ile buluştu. Part kralı I. Vologaeses’in arzusu üzerine Titus’a barışı temsil eden çelenk takdim etti.
73 IV. Scythica ve III. Gallica lejyonları tarafından Zeugma’nın kuzeyindeki Fırat yolu genişletildi ve Aini’de bir su tesisi inşa edildi.
II. yy Değişik imparatorlardan kalan anıtlar, mezarlar, lâhitler, mozaikler ve keramik buluntulardan anlaşıldığına göre Zeugma, imparator Traianus ile Septimus Severus arasındaki zamanda parlak bir dönem geçirmiştir. Şehirin sınırları bu devirde eski Hellenistik dönem şehir sınırlarını bir hayli aşmaktadır.
114-118 Roma imparatoru Traianus’un Part seferi sırasında Zeugma, öncü birliklerin arka saflarında Samosata’nın yanı sıra en önemli askerî lojistik merkez görevini görmektedir. Buraya yerleştirilen IV. Scythica lejyonu, 116 yılında Ermenistan’ın başkenti olan Artaxata’daki askerî üslerini büyütmüş ve savaştan sonra Zeugma’ya geri dönmüştür.
117-118 Zeugma’nın da bağlı olduğu Suriye eyaletinin valisi olan C. İulius Quadratus Bassus ‘un, Dakia valiliğini devir alışının anısına bir şeref kitabesi dikilmiştir.
117-122-133 Roma imparatoru Hadrianus tahta çıktıktan sonra ilk işi Doğu eyaletlerini düzenlemek olmuş, Fırat’ın öte yakasında bulunan Assyria, Mezopotamya ve Ermenistan eyaletlerini geri vermiştir. Çünkü devamlı olarak buraların elde tutulamayacağına inanıyordu. Buradaki askerî kuvvetleri geri çekti. 122 yılında da Partlar ile yaptığı barış anlaşmalarıyla bu durumu korudu. 133 yılında da Fırat boyundaki yerli yöneticilerle barış anlaşmaları yaptı. Anlaşma ve görüşmelerin tarafsız bir yer olduğu için Fırat Nehri üzerindeki adalarda yapıldığı bilinmektedir. Bunların bir kısmı da Zeugma yakınındaki adalarda gerçekleşmiş olmalıdır.
149 Zeugma’daki IV. Scythica lejyonu ile Samosata’daki XVI. Flavia Firma lejyonu, vali Sulpicius İulianus emrinde çalışarak Antakya yakınındaki Seleukeia de Pieria şehrinin limanı için kayaların içine oyulmuş bir su kanalı inşa ettiler.
162-166 Zeugma, Roma imparatorları Marcus Aurelius ve Lucius Verus’un Part seferleri sırasında önemli bir askeri üs görevi gördü. İran’a doğru yapılan tüm seferler Zeugma’da geçirilen hazırlık döneminden sonra Fırat Geçitleri’nin aşılmasıyla başladı.
162-167 Aphrodisias şehrinden Aelius Aurelius Menandrus, Zeugma’da yapılan bir boks yarışmasında birinci geldi.
180 Zeugma’daki IV. Scythica lejyonu, o sırada Zeugma’da subay olarak görevli olan ve sonradan Roma imparatoru olan Septimus Severeus’ un komutası altına girmiştir.
193 Üzerinde “leg. IIII” yazan kiremitlerin sayısının artmış olmasından Septimus Severus’un tahta çıktığı 193 yılından itibaren ve onun zamanında lejyonun yapılanma çalışmalarının yoğunlaştığı anlaşılmaktadır.
194-195 Roma imparatoru Septimus Severus, I. Part savaşını Zeugma’dan başlattı ve Osrhoene’yi (Fırat’ın doğusu Urfa Bölgesi ) fethetti.
197-199 Septimus Severus II. Part savaşını da Zeugma’dan başlattı ve Mezopotamya eyaletini fethetti (İran ülkesine yapılan seferlerin büyük çoğunluğunun Zeugma’dan başlatılması İranlılar’ın tepkisini çekmiş ve onlar da batıya yaptıkları ilk büyük sefere Zeugma’dan başlayıp yakıp yıkarak adetâ intikam almışlardır ).
198-200 Zeugma’nın kuzeyinde Fırat yolunun üzerindeki bugünkü Karasu Çayı üzerine IV. Scythica lejyonu tarafından bir köprü inşa edildi (Septimus Severus Köprüsü ).
216-218 Roma imparatoru Caracalla ve yardımcılarından Macrinus emrindeki ordunun çıkacağı Part seferi için Zeugma yine bir başlangıç noktası ve lojistik merkezi olarak görev yaptı. Bu sırada Zeugma’da basılmış olan yegane gümüş sikke, Caracalla’nın portresini ve ünvanlarını taşımakta olup, bu tür sikkeler Suriye eyaletinin birçok kentinde olduğu gibi doğu seferinde askerin maaşını karşılamak amacıyla bastırılmıştı.
219 Liderliğini Gallius Maximus’un yaptığı Zeugma’daki IV. Scythica ile, liderliğini Verus’un yaptığı III. Gallica lejyonları imparator Elegabalus’a karşı başlatılan isyana katıldılar.
221 Laodikeia ad Mare şehrinden atlet Aurelius Septimus İrenaeus, Zeugma’da yapılan boks müsabakasında iki şampiyonluk aldı.
247-249 Roma imparatorluğu’ndan kendi adına bronz sikke basma hakkı almış olan Zeugma’da, şehir sikkeleri son kez bu dönemde, yani I. Philippus Arabs, Otacilla Severa ve II. Philippus zamanında basıldılar.
256 İran’da yeni bir hanedan başlatmış olan Sasanîler’in kralı I. Şapor, ikinci Suriye ve Kilikya seferi sırasında Fırat’ı Zeugma geçitlerinden aşarak şehri zaptetti ve yakıp yıkarak tahrip etti. Adetâ Zeugma’dan başlatılan İran seferlerinin intikamı alınmış oldu. Çok büyük yıkıma uğrayan Zeugma şehri, bir daha sahip olduğu eski zenginlik ve ihtişama ulaşamadı.
325 Bu tarihlerden itibaren Zeugma hakkındaki haberlerin hemen hepsi kilise kayıtlarından takip edilmektedir. Bu da, artık Zeugma’da ekonomik faaliyetler, ticaret, sanat, sanayi ve askerî faaliyetler gibi unsurların dikkate değer düzeyde olmadığını göstermektedir. Kilise kaynaklarında artık “Seleukeia ad Euphrat ” ismi geçmez ve sadece Zeugma adı kullanılır. Zeugma, Nikeia Konseyinde piskopos Bassos tarafından temsil edilmektedir.
341 Piskopos Bassos, Zeugma Bistum’u (ilçe piskoposluğu) adına 1. Antiochia (Antakya) din konseyine katıldı.
342-343 Sardica’daki Synod’da (ruhanî meclis) kilisenin ruhanî üst sınıfından olan Antonius, Zeugma piskoposluğu görevini yürütmektedir.
359 Roma imparatoru II. Constantius ile Sasanî kralı II. Şapor arasındaki anlaşmazlıklarda Zeugma her zamanki gibi önemli bir stratejik rol oynamıştır. Mezopotamya’daki Sasanîler’in tehditkâr şekilde ilerlemeleri üzerine komutan Ursicinus, Copersana ve Zeugma köprülerini yıkmayı plânlamıştır.
363 Sabinianos, Zeugma piskoposu sıfatıyla Antiochia’da yapılan 2. ortodoks konseyine katıldı.
374 Roma İmparatoru Valens tarafından sürgüne gönderilen Samosata’lı Eusebios Samosata’dan ayrıldığında önce Zeugma’yı ziyaret etti.
400 Zeugma’da, tarihi okunan mezar taşları içindeki en sonuncusu M.S. 400’dür.
431 Heliades, Zeugma piskoposu olarak Ephesos konseyine katıldı.
432 Hieropolis metropoliti Alexander, Zeugma’da Euphratesia (Fıratboyu) eyaleti çapında bir Synod (ruhanî meclis) topladı.
448 Euoltios, Zeugma’yı Antiochia ruhanî konseyinde piskopos olarak temsil etti.
451 Piskopos Euoltios, Zeugma’yı büyük önemi haiz Kalhedon (Kadıköy) din konseyinde temsil etti.
6. yy ortaları Bizans imparatoru İustinianus tarafından Karkamış ve Antep Kalesi ile birlikte Zeugma’nın da surları yenilendi, kuvvetlendirildi ve genişletildi.
553 Zeugma Bistum’u (ilçe piskoposluğu) adına Piskopos İulian, Konstantinopolis Konseyine gönderildi.
583 Bizanslı Philippicus, Sasanî savaşından dönüşünde Zeugma’da Hz. Meryem adına bir kilise yaptırdı.
818 Ağustos I. Dionysios, yeni Antiochia patriği olarak ilan edildi ve Zeugma Bistum’unun başındaki piskopos Domnos da onun emrine girdi.
846 Kasım Zeugma’lı piskoposlar İwannis, İoseph ve Georgios, III. İoannes’in Antiochia patriği olarak takdis törenine Zeugma’yı temsilen katıldılar.
887 Şubat Zeugma’lı piskopos Basilios, Amida’da (Diyarbakır) Theodosius’un Antakya Patriğini takdis törenine katıldı.
897 Nisan Zeugmalı piskopos İsaak II, Dionysios’un, Antiochia patriği olarak takdis törenine katıldı.
910 Nisan Zeugma’lı piskopos Jacques, IV. İoannes’in Antakya patrikliğine getirilmesi sebebiyle Tell Çaphara’daki manastırı ziyaret etti.
923 Ağustos Zeugma piskoposu Job, Basilios’un Antiochia patriği olarak göreve başlama törenine katıldı.
962 Mayıs Zeugma piskoposu Job, Antiochia patriği olarak Abraham’ı takdis etti.
965 Temmuz Zeugma ve Goubbin piskoposu Simeon, VII. İoannes’in Antiochia patriğini takdis törenine katılmak için Saroug Bölgesinden keşiş Nebo’ ya gitti.
986 Ekim Zeugma piskoposları İoannes ve Abraham, V. Athanasios’un Antiochia patrikliğine atanması sebebiyle Djihan Bölgesindeki Qotaine’e gittiler.
1004 Temmuz Zeugma piskoposu Elias, Boundouqah manastırında VIII. İoannes’in Antiochia patriği olarak takdis törenine katıldı.
1048 Raban (Araban) sınırında bulunan Pharzeman Synod’unun başkanı olan Zeugma piskoposu Elias, IX. İoannes’i yeni Zeugma patriği olarak takdis etti.
1048 yılında Zeugma şehri hakkındaki tarihî bilgiler sona ermektedir. 11. yüzyılda şehrin sahip olduğu Fırat geçitleri ve ticaret merkezi olarak belirmiş olan önemi, çoktan doğusundaki Birecik’e taşınmıştı bile. Haçlı seferleri sırasında önemli rol oynayan Birecik Kalesi 1098’de Boullion’lu Baldouin tarafından fethedildi. Bölgenin tümü de 50 yıl süreyle Urfa Haçlı Kontluğu’nun hakimiyetine girdi. Fakat, ticarî önemi kalmasa da, Zeugma’nın sahip olduğu Fırat Nehri üzerindeki geçitlerin tamamen unutulmadığı, tâlî güzergâh olarak veya acil durumlarda kullanıldığı, hatta 1417 gibi çok geç tarihlerde dahî, meselâ Akkoyunlu hükümdarı Karayülük Osman Beyin, kendisine hazırlanan tuzağa düşmemek için Zeugma geçitlerinden Fırat’ı aştığı, ortaçağ tarihlerinde belirtilmektedir.
16 /17. yüzyıllarda bu bölgeye yerleşen Türk boyları, ilk kez karşılaştıkları antik mimarî eserlerini gördüklerinde, dînî hikâyelerde anlatılan Sabâ Melîkesi Belkıs’ın mâmur ülkesine benzettikleri için buraya Belkıs harabeleri adını vermişler, daha sonra yakınına kurdukları köylerini de aynı isimle anmışlardır. Aynı benzetmeler, Antalya’daki Aspendos/Belkıs, Erdek’deki Kyzikos/Belkıs ile Ege Bölgesindeki daha birkaç antik kent ve yakınındaki Belkıs isimli köylerinde de görülür.
Zeugma, önce kaçak kazılar ve yurt dışına kaçırılan eserleriyle tanınmış, Gaziantep Müzesi’nin başlattığı arkeolojik kazılarla gündeme gelmiş olup, halen ilgili ilgisiz herkesin işine karıştığı arapsaçı görünümünde bir kültür problemi olarak güncelliğini korumaktadır. Bu konudaki en büyük temenni, Zeugma’yı sağlam ellerin sahiplenmesi ve bilinçsiz turizm tamahkârlığına kurban edilmemesidir.
(1) Gaziantep Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı – Birinci Dönem Zeugma Kazıları Başkanı.
(2) S. Atlan, Roma Cumhuriyet Tarihi, İ.Ü. İstanbul 1970., O. A. Taşyürek, Eskiçağda Kommagene, İ.Ü. Doktora Tezi, İstanbul 1973.
J. Wagner, Seleukeia am Euphrat/Zeugma Wiesbaden 1976., O. Akşit, Roma İmparatorluk Tarihi, İ.Ü. İstanbul 1985.
(3) R. Ergeç, “Belkıs/Zeugma 1992-1999/2000; Çalışmalar, Kazı ve Araştırmalar”, Arkeoloji ve Sanat Dergisi
No: 98, İstanbul, 2000, http:// www.zeugma.ergec.com